T24 Dış Haberler
Rusya’da savcı, muhalif siyasetçi İlya Yaşin’in “Rusya ordusu ve onun Ukrayna’daki özel operasyonu hakkında düzmece bilgi yaydığı” gerekçesiyle 9 yıl mahpus cezasına çarptırılmasını istedi.
5 Aralık’ta yapılan son duruşmaya, Yaşin’in yaptığı “sanığın son sözü” konuşması damga vurdu. Cezaevine de girse “susturulamayacağını” söyleyen Yaşin’in konuşması Mediazona tarafından yayımlandı ve Rusya’da en çok konuşulanlar ortasına girdi. Yaşin, Ukrayna’da Kiev etrafında Rus ordusunun yaptığı katliam hakkındaki telaffuzları sebebiyle gözaltına alınmıştı. Kararın çarşamba günü açıklanması bekleniyor.
Yaşin’in konuşması şöyle…
“Sanığın son sözü” denmesi bana epey kasvetli geliyor. Güya ağzım dikilecek ve sonsuza kadar konuşmam yasaklanacakmış üzere hissettiriyor bu kelam bana. Esasen sessiz kalmam istendiği için toplumdan soyutlandım. Sessiz kalmamı istedikleri için beni toplumdan soyutladılar. Bütün problem bu. Kelam veriyorum ki yaşadığım sürece bu olmayacak. Benim misyonum doğruları söylemek. Parmaklıklar ardında bile gerçeği söylemekten vazgeçmeyeceğim. Klasik yapıtta de denildiği üzere: “Yalan, kölelerin dinidir.
Sayın yargıç bu davayı yürütme formunuzu hakikaten takdir ediyorum. Açık bir yargı süreci yürüttünüz. Benim konuşmama ve avukatlarımın çalışmasına mahzur olmadınız. Rus adaletinin bitik halinde canlı duruyorsunuz.
Açıkçası yargıç Oksana Ivanovna, bana alışılmadık bir izlenim verdiniz. İktidara yarar için işleyen bu sistemin dişlisisiniz lakin ben yaşayan bir insan görüyorum. Akşam cübbenizi çıkarıp, tahminen de annemin peynir aldığı dükkana gideceksiniz.
Biliyorsunuz Oksana Ivanovna, benim bir prensibim var: Sonuç ne olursa olsun yapmam gerekeni yaparım. Rusya saldırdığında ne yapmam gerektiğinden bir an bile kuşku duymadım. Bu savaşta kaç kişinin öldüğü, kaç kişinin ziyan gördüğü benim fizikî olarak acı hissetmeme sebep oldu.
Yemin ederim hiç pişman değilim. Kaçabilirdim, susabilirdim; lakin yapmam gerekeni yaptım. Dürüst bir insan olarak demir parmaklıklar gerisinde 10 yıl geçirmek, benim adıma yapıldığı söylenen şeyler sebebiyle sessizce utanç duymaktan daha iyidir!
Savcımız tarafından temsil edilen Vladimir Putin’e dönmek istiyorum. Vladimir Vladimirovich, 24 Şubat’ta ne kadar büyük bir yanılgı yaptığınızı kendiniz anlıyorsunuz. Ordumuz çiçeklerle karşılanmıyor; ona işgalci deniyor.
Ölüm ve yıkım! Yalnızca Ukraynalılarla değil, soydaşlarınızla da savaşıyorsunuz, yüz binlerce Rus’u cehenneme gönderiyorsunuz, bunlar sizin için sütunlardaki sayılar, lakin birçok aile için bu dayanılmaz bir durum; eşini, babasını, evladını kaybetmenin acısı!
Yüz binlerce vatandaşımız öldürüp, öldürülmek istemediği için vatanını terk etti.İnsanlar sizden kaçıyor Sayın Devlet Lideri. Ülkeyi soktuğunuz savaş durumundan döndürün. Bu türlü bir siyasetin ülkemizi çoktan çökerttiğini unuttunuz mu?
Sizi Vladimir Vladimirovich, bu savaşı derhal durdurmaya çağırıyorum. Askerlerinizi Ukrayna topraklarından çekin ve barış görüşmelerine başlayın.
Son olarak bu aylar boyunca süreci takip eden ve bana dayanak olanlara seslenmek istiyorum. Arkadaşlar mahkeme ne karar verirse versin bu sizi vazgeçirmesin. Şu anda bunun sizin için ne kadar sıkıntı olduğunu anlıyorum. Bir güçsüzlük, ümitsizlik hissiyle eziyet çekiyorsunuz lakin pes etmemelisin.
Umutsuzluğa kapılmayın. Burası bizim ülkemiz. Onların değil. Uğruna uğraş edilmeyi hak ediyor. Yiğit ol, berbatlıktan geri adım atma ve diren. Birbiriniz için ayağa kalkın. Düşündüğümüzden, inandırıldığımızdan daha fazlayız.
Benim için endişelenmeyin. Bütün bu imtihanlara katlanacağıma, şikayet etmeyeceğime ve bu yolu onurla yürüyeceğime kelam veriyorum. Ve siz de optimist kalacağınıza ve gülümsemeye devam edeceğinize kelam vermelisiniz.
İnanın bana, Rusya özgür ve keyifli olacak!